Çocukların inisiyatif alan ve sesini duyurmaktan çekinmeyen bireyler olarak yetişmesi çok kıymetli. Bu rehber, ebeveynlerin yaş seviyelerine göre çocuklarının katılımını destekleyebilecekleri alanlar öneriyor.
Tüm çocukların düşünceleri için inisiyatif alan, sesini duyurmanın öneminin farkında olan, hata yapmaktan korkmayan bireyler olması dünyamızın geleceği için çok önemli. Böyle çocukların yetişebilmesi için ise yetişkinlere düşen bazı görevler var. Onların katılım konusunda özgür hissedebilmesi için öncelikle mükemmeliyetçilik kaygımızı sıfıra indirmeli ve alkışlananın ürün değil emek olduğunu hatırlamalıyız.
Bu bakış açısını güçlendirmek için çocuğun bu özgürlüğü yaşadığı tüm alanlarda hissetmesi önem taşıyor. Okulda ve evde farklı biçimlerde katılım hakkına alan açıldığını gören çocuk, bunun kendisine ait bir hak olduğunu daha kolay içselleştirebilir. Bu yazı, hem çocuğun katılım hakkı üzerine teorik bilgileri paylaşıyor hem de ebeveynlere çocukların yaş gruplarına bağlı olarak sorumluluk alabileceği alanlara dair bir rehber sunuyor.
ÇOCUĞUN KATILIM HAKKI NEDİR?
Katılım hakkı, bir hak olmanın ötesinde diğer bütün hakların temelini oluşturur. Bu, çocukların kendilerini doğrudan veya dolaylı olarak etkileyen kararlarda ve bu kararlara dair süreçlerde söz sahibi olması, etkin rol alması anlamına gelir. Aynı zamanda Birleşmiş Milletlerin yayınladığı Çocuk Haklarına Dair Sözleşmenin dört temel maddesinden biridir.
Katılım aynı zamanda öğrencinin sorumluluk alması demektir. Her yaş grubunun dinamikleri birbirinden farklı olduğundan, çocuğun yaşına uygun alanlarda sorumluluk almasının, katılma duygusunu arttırdığı gözlemlendi.
İçinde bulunduğumuz yüzyılda öğrencilerin gereksinim duyduğu bilgi, beceri, tutum ve değerlere yönelik vizyon geliştirmek üzere başlatılan “OECD Future of Education and Skills 2030” projesi çocuğun etken katılımını çekirdek değer olarak benimser ve şu şekilde özetler: “Öğrencinin etken katılımı onun bir kimlik ve aidiyet hissi geliştirmesi sağlar. Etken olan öğrencinin öz yeterlilik algısı, motivasyonu, umudu ve gelişim zihniyeti de güçlenir. Bu onların toplumda yeşertecekleri bir amaç uğruna hareket etmelerine de olanak sağlar.”
ÇOCUK KATILIMI NEDEN ÖNEMLİDİR?
Çocuk katılımının etkin bir şekilde uygulandığı ortamlarda yetişen çocuklar; kendisinin ve başkalarının haklarının farkında olan, bu hakların korunması için taleplerde bulunan ve yetişkinlerden bağımsız bireyler olarak büyür.
KATILIM = SORUMLULUK
Katılım, ancak sorumlulukla desteklendiğinde gerçekten katılım olur. Fikir belirtmek birçok insanın yapabileceği bir şeyken belirtilen fikrin arkasında durarak onun getirdiği sorumlulukları üstlenmek ancak katılım bilincinin yüksek olduğu ekosistemlerde mümkündür.
ÇOCUK KATILIMINDA YETİŞKİNLERİN DÖRT ANA GÖREVİ NEDİR?
- Alan: Çocuklara görüşlerinin ifade edebilmeleri için fırsat tanınmalıdır.
- Ses: Çocukların görüşlerini doğru bilgilerle ifade etmeleri kolaylaştırılmalıdır.
- Dinleyici: Çocukların görüşleri özenle dinlenmelidir.
- Etki: Çocukların görüşlerinin dikkate alındığı ve uygun olduğunda faaliyete geçtiği takip edilmelidir.
ANA SINIFI VE İLKOKUL ÖĞRENCİLERİMİZİN KATILIM HAKKINI NASIL DESTEKLEYEBİLİRİZ?
İlkokul yaş seviyesindeki çocuklar somut işlemler dönemini yaşar. Her alanda olduğu gibi katılım hakkında da çocuklarla konuşulan dil, ortak edilen sorumluluk ve inisiyatifler çocuğa somut bir dille ifade edilmelidir.
- Beden Sınırları: Çocuk akraba, tanıdık ve yabancı yetişkinlerin onu öpüp öpemeyeceğine, sevip sevemeyeceğine, ona sarılıp sarılamayacağına karar vermelidir.
- Kıyafet Seçimi: Mevsimine uygun olmak üzere kıyafetlerini seçmesi çocuğun kendini ifade etmesi konusunda bir araç olarak desteklenmelidir.
- Kişisel Alanlar: Çocuğun evin ortak alanları ile ilgili fikirleri almak ve uygun olmayan durumlar hakkında sohbet etmek, kendine ait alanları (odası vb.) ile ilgili ise karar verici olmasını desteklemek gerekir.
- Ev Yaşamına Dair Kararlar: Çocuğun evde yetiştirilecek bitki ve sahiplenilecek evcil hayvanlar konusunda karara katılımı ve sorumluluk alması önemlidir.
- Oyunda Kişi, Zaman ve Mekân Seçimi: Çocuklar hangi oyunu, hangi alanda, ne zaman ve kiminle oynamak istediğini kendileri seçmelidir.
- Aileyle Birlikte Yapılan Sosyal Etkinliklere Dair Kararlar: Çocuklar, ailenin birlikte yapacağı etkinliklerde izlenecek film, yenecek yemek, gidilecek yer gibi konularda fikir belirtmelidir. Çocuğun fikrinin uygulanmasının mümkün olmadığı durumlarda ise ona konuyla ilgili açıklama yapmak yeterli olacaktır.
- Beslenme: Çocuklar sağlıklı ve mevsimine uygun gıda konusunda bilgilendirilmeli, bunlar arasından sevdiği yemekleri seçmesi sağlanmalıdır.
- Ders Dışı Öğrenmeler ve Hobiler: Öğrenmenin kendi sorumluluğu olacağı konusunda bilinçlendirilen çocuklar için ders dışı öğrenmeler ve hobiler büyük önem taşır. Kendilerini keşfetme sürecinde yönelmek istedikleri alanları bulmak, onları kendilerinin seçmesi ve deneyimleyerek öğrenmesiyle mümkün olur. Bu anlamda çocuğun kendi seçimlerini yapması desteklenmelidir.
- Arkadaşlık İlişkileri: Bu dönemde çocukların arkadaşlık ilişkileri değişkenlik gösterebilir. Bu sebeple arkadaş seçimlerinde müdahaleci yaklaşımlardan ziyade çocuğun sosyal ortamına gözlemci ve destekleyici kalınmalıdır.
ORTAOKULDAN İTİBAREN ÖĞRENCİLERİMİZİ NASIL DESTEKLEYEBİLİRİZ?
- Ergenlik Dönemi Özelliklerini Gözetmek: Ergenlik döneminde olan öğrencilerimiz, sorumluluk almakta zorlanabilir ya da sorumluluktan kaçabilir, formel mantık yeni gelişmeye başladığı için sıradışı fikirler üretebilir ve ısrarcı olabilir. Her çocuğun gelişim sürecinin kendine özel olduğunu unutmadan, yargılamaktan uzak, anlayışlı, dinleyici ve önemseyen bir yaklaşım izlemek çocukların kendilerini daha iyi hissetmesini sağlayacaktır.
- Uzlaşmak Değil, Konuşmak: Önemli olan noktanın uzlaşmak değil, konuşmak ve tartışmak olarak görmek, tüm paydaşlar için süreci kolaylaştıracaktır. Fikir alışverişine çocuğu da dahil etmek, ortak alınan kararlarda onun fikrini de almak kendisini daha önemli hissetmesini sağlar.
- Öğrenmek Öğrencinin Sorumluluğudur: Öğrenme, çocuğun talebi ve çabası olmadan gerçekleşmez. Bu sorumluluk bilincinin en önemli kriter olduğu hatırlanmalı ve çocuğun karar verme süreci desteklenmelidir.
- Okul Seçimi: Ebeveynlerin öncelikli amacı öğrenciye rehberlik ederek onun kendini keşfetmesine ve araştırma yapmasına imkân sağlar.
LİSEDEN İTİBAREN ÖĞRENCİLERİMİZİ NASIL DESTEKLEYEBİLİRİZ?
- Meslek ve Kariyer Seçimi: Yaşamlarının bir sonraki adımına genç yetişkin bireyler olarak devam edecek orta ve geç ergenlik dönemindeki öğrencilerimiz, lise yolculukları itibarıyla kariyer hayatlarına ve kişisel yaşamlarına dair önemli kararlar alıp adımlar atmaya başladıkları bir dönemin içerisindedir. Lise kademesinde kulüp, ders ve üniversite seçimi ya da mesleki yönelimlerinin belirlenmesi gibi akademik konularda kararı veren kişi, çocuğun kendisi olmalıdır. Bu süreçte yetişkinler ise rehberlik etme ve seçenekleri sunma konumunda olmalıdır.
- Dış Dünyaya Evde Hazırlık: Ev ortamında kapsayıcılık, seçim ve saygı ikliminde katılımcı bir ortamı yaratarak dış dünyaya zemin hazırlanmalıdır. Ebeveynler çevre sorunları, dünya politikaları, afet, dayanışma ve ekonomi gibi güncel konuları düzenli olarak eve taşımalı, çocuklarıyla birlikte yapıcı tartışmalara olanak sağlayacak alanlar ya da başlangıçlar yapmalıdır.
- Öğrenmek Öğrencinin Sorumluluğudur: Ortaokul seviyesinde de öne çıkardığımız bu konu, lise seviyesine gelen çocuk için önem taşımaya devam eder. Öğrenmenin, çocuğun kendi sorumluluğunda olduğu hatırlatılmalıdır. Ebeveynler çocuklarını çalışacakları konuları, çalışma materyallerini, çalışma sıklıklarını ve çalışma zamanlarını kendilerinin belirlemesi konusunda teşvik etmelidir.
- Ailenin Ortak İhtiyaçları: Katılım sürecinde çocuğun veya ebeveynin kişisel ihtiyaçları yerine ailenin ortak ihtiyaçları göz önünde bulundurulmalıdır. Çocuk, katılımın kendi istediğinin gerçekleşmesi anlamına gelmediğinin farkında olmalıdır.
- Dinlemek ve Şeffaflık: Çocuğun yaşamındaki olaylar ve durumlar karşısındaki görüşlerini ve düşüncelerini, çocuğun dışarıda da kendi haklarını koruyabilmesi açısından etkin bir şekilde dinlemek ve onlara şeffaf cevaplar vermek gerekir.
- Her Hâliyle Kabul Etmek: Çocukların özgür iradeleriyle katılım sağlamalarını desteklemek için onlara her hâlleriyle kabul gördükleri gösterilmelidir.
Bu metin, Özel Sezin Okulu K12 Rehberlik Birimleri ve Öğrencinin Sesi Çalışma Grubu tarafından hazırlanmıştır.
Kaynaklar:
- “Future of Education and Skills 2023.” OECD, 2018, https://www.oecd.org/education/2030/E2030%20Position%20Paper%20(05.04.2018).pdf Erişim tarihi: 3 Şubat 2023
- Erbay, E. “Çocukların katılım hakkı üzerine bir Türkiye değerlendirmesi.” İnsan ve Toplum Bilimleri Araştırmaları Dergisi, 2(1), 2013, 38-54. https://dergipark.org.tr/tr/pub/itobiad/issue/8757/109257
- Beyazova, Ayşe. Sınıfta Öğrencilerin Katılım Hakkını Gerçekleştirmenin Püf Noktaları. İstanbul, ÇOÇA, http://cocuk.bilgi.edu.tr/wp-content/uploads/2020/02/pu%CC%88fnoktalar.pdf