IV. Sezin Etik Zirvesi, 11 okulun katılımıyla 16 Mayıs’ta Özel Sezin Okulunda gerçekleşti. Özel Sezin Lisesi Etik Komitesi öğrencileri, ülkece yaşadığımız felaketler sırasında deneyimledikleri, sosyal medya ve haber kanallarından aktarılan bilgilerin zaman zaman yanıltıcı olabileceği gerçeğini “İletişimde Doğru Bilgi” ana başlığıyla IV. Sezin Etik Zirvesi’ne taşıdı. Ana tema kapsamındaki açılışın ardından öğrenciler “Kriz Anında İletişim Etiği”, “Mahremiyet ve Unutulma Hakkı” ve “Propaganda Etiği” olmak üzere üç komitede çalıştı. Bu yazı, size IV. Sezin Etik Zirvesi’nde gençlerin tartıştıklarını aktarıyor.
Yanlış haberlerin yeniden paylaşılma oranının doğru haberlere kıyasla 70 kat daha fazla olduğunu biliyor muydunuz? IV. Sezin Etik Zirvesi açılış konuşmasında Dr. Ezgi Akpınar Uysal, yanlış haberlerdeki doğruluk payının haberin inandırıcılığını arttırdığından, insanları haberi teyit etmekten uzaklaştırdığından ve bu nedenle yanıltıcı olabileceğinden bahsetti. Teknolojinin geliştiği ve her bir sosyal medya kullanıcısının haberleri kolaylıkla yaygınlaştırabildiği günümüzde bu problemler, iletişimde doğru bilgi etiğini sorgulamamız gerektiğini gösteriyor.
Yanlış haberlerin daha fazla paylaşılmasının sebeplerini araştırdığımızda ve kullanıcı davranışlarını incelediğimizde görüyoruz ki Twitter’da bağlantıların %59’u hiç tıklanmadan paylaşılıyor. Bu da insanların paylaştıkları bağlantıda yer alan bilgileri okumadıklarını ve teyit etmeden yaymaya yatkın olduklarını doğruluyor.
Çağımızın gerçeklerinden bir başkası da pazarlamada influencer’ların varlığı ve kullanıcılar üzerindeki etkileri. Yapılan araştırmalar tüketicilerin influencer’lara kardeşlerine ve arkadaşlarına güvendikleri kadar güvendiğini gösteriyor. Bu, influencer’ların paylaşımlarının da kontrol edilmesi ve mutlaka etik bir zemine oturtulması gerektiğini gösteriyor. Örneğin Norveç’te çıkan bir kanun, influencer’ların paylaştıkları fotoğraf üzerinde herhangi bir düzenleme varsa bu değişikliğin ne olduğunu açıkça belirtmelerini zorunlu kılıyor.
Haberlerin doğruluğunu ve şeffaflığını kanunlarla sağlamak elbette mümkün ancak kullanıcıların bu konuda bilinçlenmesi ve gördükleri haberlere dair bir şüphe kası geliştirmesi en önemli çözüm önerisi olarak karşımıza çıkıyor. Bu bağlamda kullanıcıların bilinçli farkındalık sahibi olabilmesi için Dr. Ezgi Akpınar Uysal, şu soruları daima aklımızda bulundurmamızı öneriyor:
- Karşılaştığım bilgiyi okuyunca nasıl hissettim?
- Bu haberde eksik bir bilgi var mı? Önemli bir şey atlanmış olabilir mi?
- Bunu paylaşan kim?
- Herhangi bir kaynak gösterilmiş mi?
- Bu, güvenilir bir kaynak mı?
- Bu bilgi kimin işine yarar ve kime zarar verebilir?
Açılışın ardından komitelere dağılan öğrenciler, iletişimde doğru bilgiyi üç farklı başlıkta inceledi: “Kriz Anında İletişim Etiği”, “Mahremiyet ve Unutulma Hakkı” ve “Propaganda Etiği”. Komitelerde önce uzman konukların konuya dair paylaşımlarını dinlediler ve tartıştılar, ardından manifestolarını yazdılar.
Kriz Anında İletişim Etiği Nedir?
İletişim Uzmanı ve Özel Sezin Okulu velisi Azmi Karaveli’nin konuk olduğu Kriz Anında İletişim Etiği komitesi, özellikle ülkemizde şubat ayında yaşanan depremleri merkeze alan bir sohbet üzerinden olağanüstü şartlarda bilgi ve gerçeklik kavramlarının şaşabildiğini konuştu ve bunu engellemenin yollarını tartıştı. Kriz anlarında dikkat edilmesi gereken önemli noktaları ise şöyle tanımladılar:
- Sosyal medyanın etkisini göz ardı etmeyin ve paylaştığınız her şeyin sorumluluğunu alın.
- Kahin, müneccim ve felaket tellallarına itibar etmeyin.
- Tek bir kaynağa bağlı kalmayın.
- Güncel olun.
- Konu etiketlerinin sahte kullanıcılar tarafından gündemde tutulabildiğini unutmayın.
- Korku ve endişenin hiçbir zaman şüphenin önüne geçmesine izin vermeyin.
- Her türlü genellemeden kaçının.
- İçgüdülerinizle değil doğru bildiklerinizle paylaşım yapın.
Unutulma Hakkı ve Mahremiyet Etiği Nedir?
Komitenin uzman konuğu Avukat Didem Kalaycığlu Birol, belirlenebilir bir kişiye dair her türlü bilgi anlamına gelen kişisel verilerin korunması kanunundan ve kişinin kendisiyle ilgili çıkan haber, fotoğraf, video gibi verilerin artık internet arama sonuçlarında olmasını istememe hakkı olan unutulma hakkından bahsetti. Günümüzde bu tip kanunlara neden ihtiyaç duyulduğuna ve neleri kapsadıklarına dair tartışan komite öğrencileri, manifestoları aracılığıyla fikirlerini ve çözüm önerilerini aktarıyor.
Propaganda Etiği Nedir?
Propaganda Etiği Komitesi’nin uzman konuğu Avukat Özge Atılgan Karakulak propagandanın ne olduğundan ve türlerinden bahsetti. Daha sonra “Propaganda etik midir?”, “Propagandanın etikliğini propagandacının gözünden mi yoksa bir kavram olarak mı değerlendirmek gerekir?”, “Propaganda ifade özgürlüğü müdür yoksa yalan söyleme hakkı mıdır?” gibi sorular üzerinden komite öğrencileri âdeta bir münazara gerçekleştirdi.
Komitelerin manifestolarına bu bağlantıdan ulaşabilirsiniz.
Zirvenin açılışında Lise Perküsyon Takımı’nın çaldığı “Wavin’ Flag” şarkısında da dediği gibi, “Büyüyünce daha güçlü olacağım. Adıma özgürlük diyecekler, tıpkı dalgalanan bir bayrak gibi…” Gençlerin zihinlerindeki soruların ve çözümlerin ışığıyla aydınlanacak bir gelecek dileğiyle…